25 Kasım 2013 Pazartesi

2. YAŞIM MERHABA !

Ben Utku ile doğdum, ondan önce ne yaptığımı, nasıl yaşadığımı hatırlamıyorum. O ilk nefesini aldığında bende ilk nefesin ciğerlerimdeki acısını hissettim. 11.11.2013 itibariyle Mustafa Utku ve ben 2. yaşımızı doldurduk.
Hazırlıklarımız öncesinde çalıştığım için 1 hafta sürdü. Geçen yıldan deneyimlerimiz çok işe yaradı :) Bu yıl ki kutlamamızda herşey anne ve teyze emeğiydi :)
Gelen misafirlerimize lavanta keseleri yaptık. İnternetten uzun araştırmalar sonucunda aslan ve baykuşa karar verdik. Keselerin kumaş dikimi teyzeye, aslan ve baykuşlu keçe işleri bana ait.


Keselerden sonra yiyeceklere geçtik. Şeker hamurlu 2 yaş kurabiyeleri yine anne emeği. Geçen yıldan tecrübeli olduğum için bu sefer ki daha kısa sürdü ve daha lezzetli oldu. Ama ben bu yıl öyle birşey yaptım kiiii :) .....
İlk pasta denememi başarı ile sonuçlandırdım. Yapım süreci en az keseler kadar zorlu oldu ama sonuç hem görüntü hem lezzet açısından gayet iyiydi. Artık şeker hamuruyla yapılabilecek hemen herşeyi denemenin ve başarmanın keyfi ile resimleri paylaşabilirim. 
 İki yaş kurabiyelerimiz
 veeee pastamız :)

Teyzemizinde hakkını verelim tüm kurabiyeleri ve çiğ köfte harikaydı. Yemeğe doyamadık maalesef :)

Mustafa Utku bu yıl mumunu kendisi şarkısını söyleyerek ve dans ederek söndürdü. O kendini alkışlayıp şarkısını söylerken arada geçen kısacık sürede zamanın ne kadar çabuk  akıp gittiğini, ne kadar şanslı ve nasıl güzel bir mucizeye şahit olduğumu düşündüm.Ve dedim ki 
İYİ Kİ DOĞDUN UTKU       İYİ Kİ DOĞDUN YAVRUM ...








22 Kasım 2013 Cuma

DOĞRU BİLDİĞİMİZ YANLIŞ !! AŞILAR ...

Aslında çok uzun süredir yazmaya çalışıyorum ama cümleleri bağlayamıyorum, ne yazacağımı bilmiyorum. Malzeme çok ama maalesef onları vakit bulup ne aklımda ayırabiliyorum nede yazılı olarak :) Ama bugün biraz öz eleştiri yapmak istedim. Konu çok önemli "yavrumun sağlığı"!
Birkaç gündür ben böyle hatayı nasıl yaptım, yavrumun hayatıyla oynattım, nasıl böyle kör oldum onu düşünüyorum ve işin içinden çıkamıyorum.
Bebeğime verdiğim ve içtiğim ilaçların içeriklerine hep bakarım ama aşıların içeriklerini hiç merak etmedim, peki ama neden?
Hep içimize işlemiş hastalıklardan korunmak için aşı olmak lazım mantığı, düşüncesi. Neye dayanarak bu kadar savunuldu bu aşılar, biri çıkıp içinde ağır metaller var çocukların otistik olmasının en büyük nedeni bu aşılar demedi? (Otizm ve aşı bağlantısını gösteren 33 bilimsel çalışma)
Hadi biz kördük ya canımızı herşeyimizi emanet ettiğimiz doktorlar, sevdiğimiz bilgilerine güvendiğimiz, nasıl olurda daha doğar doğmaz taşıyıcılığı araştırmadan  ve çok ciddi miktarda ağır metal dolu olan Hepatit-b (0-12 ay aralığında bebeğin vücuduna verilen alüminyum miktarı) - aşısını kayıtsız şartsız gözümden canımdan sakındığım yavruma vurdular. Zamanı geri almak mümkün değil, yapacak pek birşey yok. Ama artık kağıt imzalıyorum ve aşı yaptırmıyorum, yaptıracaklarımıda araştırıyorum eğer gerçekten gerekli ve yararlı ise yaptırıyorum.
Bu konuda bir çok araştırma yaparak paylaşan http://lilliputian.me/ ve
Kurtlarla Koşan Kadının Aşı Güncesi facebook grubu kurucusuna çok çok teşekkür ederim.
Tüm yazılarını okuyup araştırıyorum. Yavruma yapılmış olan istismarı artık daha yakından takip ediyorum ve çevremdeki herkesi bu konu ile ilgili bilgilendirmeye çalışıyorum. Bilgilenmek isteyenlerede yukarıda paylaştığım linkleri tavsiye ederim.
Sağlıklı günler...



Diş Buğdayımız

İlk dişimizi 8 aylık olmamıza 8 gün kala patlatabildik. Utku'nun hiçbir şeyi zor olmadı. Doğduğundan beri kendi problemlerini kendisi çözdü :) gazını kendisi çıkardı, bir problemi olmadığı sürece kendi kendine uyudu, çoğu zaman öğretmeye çalıştığım şeyleri reddedip kendisi deneyerek öğrendi. Bir bakıma iyi oldu yürümeyi öğrenirken bile hiç düşmedi. Hemen her dönemeci kolayca döndü Utku.



Artık ilk dişimizi patlattığımıza göre "Diş Buğdayı" hazırlıklarına başlamak lazımdı. Şeker hamuru ile yapılan kurabiyelere bakıyordum uzun süredir. Doğum gününden önce denemeye karar verdim ve minimum malzeme teminini yapıp denemelerime başladım.
Kurabiye deneyimimden önce planlarımı, gerçekleştirebildiklerimi ve gerçekleştiremediklerimi paylaşmak istiyorum. İlk önce kurabiyeleri planladım, malzemeleri temin ettim. Sonra nerede yapacağımı ve kimleri çağıracağımı düşündüm. Baktık ki gurbetteyiz, çok az gelecek var bahçemizde yapmaya karar verdik. Sonra tariflere bakmaya başladım. İşimi şansa bırakmadım ve bir çok tarifimi sevgili Müge Hünerin blogu olan Hünerli Bayanlar dan seçtim. Malzeme listemi yaptım ve onuda bir kenara kaldırdım. Son olarak aslında en çok keyif aldığım şey süslerle ilgilendim. Hepsini kendim yaptım yarım yamalak program bilgimle :) Fena da olmadı. Eeee bir yerden başlamak lazım.

Alışverişler, sabaha kadar süs yapma çabaları, Mustafa'nın diş sıkıntısı ve birde iş eklenince çok yorucu geçti günler. Yaklaşık 2 hafta sürekli gece gündüz çalıştım bebeğim için. Son iki gün kurabiyeleri yaparım demiştim ama kabusum oldular :) Yine de sonuç çok güzel oldu. Arkadaş, eş, dost çok eğlendik. Diş buğdayımızdan arda kalanları paylaşmak istedim.  Utkucuk büyüdüğünde resimlere gülümseyerek baksın, o günlerin hikayesi hiç unutulmasın diye.